hostage : rehin , rehine , teminat - hastiç
lol : çok komik , yüksek sesle gülmek - lol
punk : serseri , pankçı - pank
chilling : ürpertici - çilling
inspiration : ilham , esinti - inspıreyşın
chopstick : çubuk , çinlilerin yemek çubuğu - çapstik
flip : çevirmek , ciddiyetten uzak - fılip
dear : sevgili , değerli , aziz - diır
dearling : sevgilim , canım - diırling
orbited : yörüngeli , yörüngede - orbıdıd
imagination : hayal gücü , hayal - imecıneyşın
neighbor : komşu , bitişik - neybır
neighborhood : komşuluk - neybırhuud
venture : girişim , teşebbüs , riske alma - vençır
produce : üretmek - pırıdus
producer : üretici , yapımcı , pırodüktör - pırıdusır
habit : alışkanlık , huy - habıt
dot : nokta , noktalamak , nokta koymak - dat
comma : virgül - kamı
punctuate : noktalamak , lafzını kesmek - pankçueyt
trend : akım , eğimli olmak - tırend
chart : çizelge , grafik , tablo - çart
complexion : ten , ten rengi - kımpılekşın
lift : asansör , kaldırmak , havalanmak - lift
moving : hareket etme , hareketli , taşınma - muving
souvenir : hatıra , hatıra eşya - suvıniır
wifi : kablosuz internet ağı - vayfay
priceless : paha biçilmez - pırayslıs
complex : karmaşık , karışık - kımpıleks
complexity : karmaşa , karışıklık - kımpıleksıdi
erode : aşındırmak - irod
exile : sürgün - egzayıl
entire : tam , tüm , bütün - intayır
entirety : bütünlük - intayırdi
entirely : tamamen , bütünüyle , baştan sona - intayırli
entire life : tüm yaşam - intayır layf
artificial : yapay , suni , yapmacık - ardıfişıl
artificially : yapay olarak - ardıfişıli
artificial intelligence : yapay zeka - ardıfişıl intelıcıns
aerospace : havacılık - erosıpeys
aero : uçak - ero
basically : temel olarak - beyzikli
ridge : sırt - riç
pranky : şakacı - pırenki
punky : serseri - panki
funky : korkak - fanki
develop : geliştirmek - divelıp
developer : geliştirici - divelıpır
developed : gelişmiş - divelıpt
development : gelişim , kalkınma , gelişme - divelıpmınt
luminous : aydınlık - lumınıs
perspective : perspektif , bakış açısı - pırspektiv
furniture : mobilya , ev eşyası - fırniçır
cruise : seyir , gemi gezisi - kıruz
cruise ship : gemi gezisi - kıruz şip
sooner : daha yakın , daha çabuk - sunır
sooner or later : er yada geç - sunır ır leydır
sooner the better : ne kadar erken o kadar iyi - sunır dı bedır
beter : daha iyi , daha iyisi - bedır
dune : kumdan tepe - dun
frosty : ayaz , soğuk - fırosti
scarf : atkı , eşarp , baş örtüsü - sıkarf
capable : yetenekli , kabiliyetli - keypıbıl
absurd : saçma - ıbsırd
buzz : vızıltı , vızıldamak , telefon konuşması - bazz
buzzer : zil - bazır
flat out : düz , dümdüz - fılat aut
partner : ortak , eş , hayat arkadaşı - partnır
routine : rutin , sıradan - rutin
feast : bayram , şölen , ziyafet - fiist
feasting : şçlen - fiisting
festival : festival , şenlik - festıvıl
carnival : karnaval , şenlik - karnıvıl
come from : dan geliyorum - kam fırom
fishing net : balık ağı - fişing net
ostrich : deve kuşu - ostriç
combat : savaş , dövüş , mücadele - kambet
indoor : iç mekan , kapalı , kapalı hava - indoor
outdoor : dış mekan , açık , açık hava - autdoor
ally : dost , müttefik - elay
illustration : örnekleme , resim , çizim - ilıstreyşın
illustrator : ressam - ilıstreydır
motivation : motivasyon - modıveyşın
starling : sığırcık kuşu - sıtarling
this time : bu sefer , bu kez , bu defa , bu zaman - dis taym
coop : kümes , kafes - kuup
cooper : varil , şarap satıcısı - kupır
shine : parlamak , parlaklık - şayn
ı wonder : merak ediyorum - ay vandır
pay : ödemek - pey
payment : ödeme , ücret - peymınt
fierce : azılı , azgın - fiirs
fierceness : şiddet - fiirsnıs
fiercely : şiddetle , şiddetli bir şekilde - fiirsli
wonderland : harikalar diyarı - vandırlend
create : yaratmak , oluşturmak - kırieyt
beside : yanında , yanına , kıyasla , nispeten - bisayd
storyful : hikayeli - sıtorifıl
chimp : şempanze - çimp
cheek : yanak , saygısızca konuşmak - çiik
cheeky : yüzsüz , arsız , saygısız - çiiki
estate : arazi , mal , mülk , emlak - isteyt
stake : hisse , kazık - sıteyk
collaborate : işbirliği yapmak - kılabıreyt
titan : büyük ve kuvvetli kimse , dev - taytın
surprising : şaşırtıcı , hayret verici - suprayzing
darkness : karanlık , koyuluk - darknıs
gentle : nazik , kibar - centıl
iranian : iran , iranlı - ayreyniın
persia : iran - pırjı
persian : iranlı , farsça - pırjın
muppet : kukla - mapıt
puppet : kukla - papıt
agriculture : tarım , ziraat , çiftçilik - egrikalçır
agricultural : tarımsal , zirai - egrikalçırıl
culture : kültür - kalçır
app : uygulama - ap
application : uygulama , başvuru , başvurma - aplıkeyşın
recognize : tanımak , söz hakkı tanımak - rekıgnayz
recognize me : beni tanı , bana söz hakkı ver - rekıgnayz mi
devour : yiyip bitirmek , yalayıp yutmak - divavır
cuckoo : guguk kuşu - kukuu
deserve : hak etmek , layık olmak - dizırv
deserve it : hak et - dizırv it
roof : çatı , dam - ruuf
recently : son günlerdeki , yeni , geçenlerde - risıntli
headquarter : merkezi , karargah , genel merkez - hedkordır
fold : kat , katlamak , kıvrım - fold
folded : katlanmış , kıvrık - foldıd
folding : katlama , katlanır , katlanan - folding
folder : dosya - foldır
close : kapamak , kapatmak , yakın , bağlantılı - kılıs
closer : daha yakın - kılosır
closest : en yakın - kılosıst
spook : ürkütücü , hortlak - sıpuk
spooked : ürkmüş , korkmuş - sıpukt
spooky : hayalet gibi - sıpuki
goodbye : güle güle , elveda , hoşça kal - gudbay
zipper : fermuar - zipır
worse : daha kötüsü , daha berbat - vırs
worst : en kötüsü , en kötü , en fena , en kötü durum - vırst
excellent : mükemmel , harika - eksılınt
depart : ayrılmak , yola çıkmak , yolundan sapmak - dipart
departed : ayrıldı , yola çıktı , yolundan saptı - dipardıd
deport : sürgün etmek , sınır dışı etmek - diport
deported : sürgün etmek , sınır dışı etmek - dipordıd
department : bölüm , departman , bakanlık - dipartmınt
crease : kırışık , buruşuk - kıriis
increase : artış , artma , çoğalma , çoğaltma - inkıriis
shuffle : karıştır , karıştırmak , sözü değiştirmek - şafıl
pattern : desen , model , kalıp , şablon - pedırn
went out : dışarı çık , dışarı çıktı - vent aut
went off : gitti , çıkıp gitti - vent of
abnormal : anormal - ebnormıl
abnormality : anormallik - ebnormelıdi
every : her , her bir , hertürlü - evri
bill : fatura , tasarı , senet , poster - bill
billing : faturalandırma - billing
tweet : cıvıldamak , cıvıltı - tuvit
tweezers : cımbız - tuvizırs
slit : yarık - sılit
sunspot : güneş lekesi - sansıpat
dose : doz , miktar - dos
capital : sermaye , başkent , kapital - kepıtıl
partnership : ortaklık - partnırşip
portrayal : tasvir - portreyıl
mistaken : yanılmış - misteykın
mistakenly : yanlışlıkla - misteykınli
comet : kuyruklu yıldız - kamıt
mention : bahsetmek , söz etmek , anmak - menşın
let : izin vermek , kiraya vermek - let
let’s : haydi - lets
let’s see - haydi bakalım lets sii - lets sii
let’s go : haydi gidelim - lets go
let’s move : haydi gidelim - lets muv
let’s move on : haydi devam edelim - lets muv an
warm : sıcak , sıcacık , ılık , ısıtmak - vorm
fool : aptal , salak , budala , enayi - fuul
masterpiece : baş yapıt - mestırpis
renew : yenilemek , tazelemek - rinüu
renewal : yenileme , yenilenme - rinüuıl
renewable : yenilenebilir , uzatılabilir - rinüuıbıl
flow : akış , akım , debi , akmak - fılav
uppercut : aparkat - apırkat
barn : ahır , ambar - barn
defensive : savunma , savunan - difensiv
expectation : beklenti , ümit - ekspekteyşın
skyscraper : gökdelen - sıkaysikreypır
tower block : gökdelen - tavır bılak
pail : kova - peyıl
on the way : yolda - an dı vey
crater : kırater - kıreydır
beverage : içecek , meşrubat - bevriç
stray : başıboş , yolunu kaybetmiş - sıtrey
tent : çadır - tent
tentative : geçici , deneysel - tentıtiv
aggressive : agresif , saldırgan , atılgan - ıgresiv
kismet : kısmet , nasip - kizmet
fortune : servet , kısmet , talih - forçun
fortunate : talihli , şanslı , bahtı açık - forçunıt
fortunately : neyseki , çok şükür - forçunıtli
unfortunate : talihsiz , şanssız - anforçunıt
roar : kükremek , gürlemek - roor
hoodie : kapşonlu , sivetşört - hoodi
fleece : yün , tüylü kumaş - fıliis
paratrooper : paraşütçü - perıtrupır
habitat : doğal ortam - hebıtat
ever made : şimdiye kadar yapılmış - evırmeyd
cap : kapak , başlık , şapka , kep , kasket - kep
“DERLEMEDE GOOGLE TRANSLATE VE SESLİ SÖZLÜK UYGULAMASINDAN YARARLANILMIŞTIR”
“KELİMELERİN OKUNUŞ LEHÇESİ U.S’ DİR”